Mimar Sinan kimdir, Mimar Sinan’ın hayatı boyunca bizlere kazandırdığı eserler ve Mimar Sinan’ın en ilginç özellikleri nelerdir gibi soru işaretleriniz varsa sizler için hazırladığımız bu yazıya göz atabilirsiniz.

Türk mimari tarihine adını altın harflerle yazdırmış olan Mimar Sinan, Kayseri’nin Ağırnas Köyü’nde dünyaya gelir. Yavuz Sultan Selim’in emriyle, Rumeli’de yapılan devşirme toplama işi Anadolu’da yapılmaya başlar. Mimar Sinan da köyünden alınıp, 1512 tarihinde İstanbul’a getirilir. Yeniçeri Acemi Ocağı’na getirilen Sinan, köyünde yaptığı kulübe ve ahırlarla tecrübe kazandığı için o dönemin en iyi mimarlarının yanında çalışmaya başlar. Yavuz Sultan Selim’in İran ve daha sonra Mısır seferlerinde atlı sekban olarak görev yapan Mimar Sinan, farklı mimari yapıları inceleme fırsatı yakalar.

Kanuni Sultan Süleyman döneminde farklı görevlerde bulundu.

Kanuni Sultan Süleyman döneminde farklı görevlerde bulundu.

Kanuni Sultan Süleyman’ın Belgrad ve Rodos seferlerinde bulunan Mimar Sinan, Mohaç seferinden sonra ordu cephane sorumlusu olarak görev yaptı. Padişahın her seferinden sonra yüksek rütbelere getirildi. İran seferi esnasında Van Gölü’ndeki askeri ulaşımı sağlayacak gemileri yaparak Haseki rütbesine getirildi. Yüksek Dergâh Mimarları Başkanı olarak görevlendirildikten 2 yıl sonra, Kanuni Sultan Süleyman’ın Kara Boğdan Seferi sırasında Prut ırmağının üzerine çok kısa bir sürede inşa ettiği köprü sayesinde padişahın ilgisini çekmeyi başardı. 

Baş Mimar oldu.

Baş Mimar oldu.

1539 yılında Baş Mimar Acem Ali ölünce Mimar Sinan, Osmanlı Saray Baş Mimarı olarak göreve getirildi. Ordu ve padişahla çıktığı birçok seferde, o bölgenin mimari yapılarını inceleme fırsatı yakalayarak, gözlemleri sayesinde kendisini geliştirdi. Hayata gözlerini yumduğunda, Kanuni Sultan Süleyman, II. Selim, III. Murat gibi son derece önemli üç padişahın Baş Mimarı olarak çalışmıştı. 1588 yılında vefat ettiğinde, ardında yüzlerce birbirinden güzel eser bıraktı. Kendisinin türbesi, Haliç tarafında yer alan duvarın önündeki Süleymaniye Külliyesi’nde bulunuyor.

Eserleri

Eserleri

Mimar Sinan’ın resmi olarak bilinen 375 tane eseri bulunuyor. Bunların arasında mescit, cami, türbe, medrese, kervansaray, saray, köprü ve hastane gibi birçok yapı yer alıyor. Hüsreviye Külliyesi, Çoban Mustafa Paşa Külliyesi, İstanbul’da bulunan ve Hürrem Sultan için yaptığı Haseki Külliyesi, Baş Mimar olmadan önce yaptığı önemli eserleri arasında. Baş Mimar olduktan sonra yaptığı eserlerini birkaç cümleyle anlatmak yetersiz kalacağı için, gelin yakından bakalım. 

Şehzadebaşı Cami ve Külliyesi

Şehzadebaşı Cami ve Külliyesi

Şu an İstanbul Fatih’te bulunan Şehzadebaşı Cami’yi, Kanuni Sultan Süleyman döneminde ölen Şehzade Mehmed Saruhan adına inşa etti. Padişahın emriyle yaptırılan bu camiden Mimar Sinan, “Şehzadepaşa Cami benim çıraklık dönemi eserimdir” diye bahseder. 1543-1548 yılları arasında yapılan cami, Avrupa mimarlarını kıskandıracak özelliklere sahip. Dört yarım kubbeli merkezi bir yapıyla, yarım kubbe sorununu çözerek büyük bir başarı gösterdi.

Süleymaniye Cami

Süleymaniye Cami

Mimar Sinan’ın İstanbul’da inşa ettiği en önemli eseri diyebileceğimiz Süleymaniye Cami, adından da anlaşılacağı gibi Süleymaniye’de bulunuyor. Mimar Sinan bu cami için, kalfalık dönemi eseri olduğunu söyler. Yaklaşık olarak 7 yıl süren ve Kanuni Sultan Süleyman’ın emriyle inşa ettirilen Süleymaniye Cami, Osmanlı İmparatorluğu’nun yükselişinin bir simgesi olarak kabul edilir. Ayrıca caminin büyüleyici bir akustiği olduğunu da söyleyebiliriz. Koca Sinan, yüzlerce devekuşu yumurtası kullanarak, bu yumurtaların kokusu sayesinde haşerelerin camiden uzak durmasını sağlar. Şunu da eklemek gerekir ki devekuşu yumurtasının kokusunu insanlar alamaz. Kanuni Sultan Süleyman ve Hürrem Sultan’ın türbeleri de burada yer alıyor. 

Selimiye Cami

Selimiye Cami

Mimar Sinan, Edirne’nin simgesi hâline gelmiş olan Selimiye Cami’den, ustalık eserim diye bahseder. Ayrıcı Selimiye Cami, UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde de yer alıyor. Osmanlı İmparatorluğu’nun yükselişindeki gücü aklıyla birleştiren Mimar Sinan, tüm ihtişamıyla Selimiye Cami’yi inşa ederek tüm dünyayı kendisine hayran bıraktı. Şehrin neresinden bakılırsa bakılsın, bu muazzam yapı görülebilir, ancak içerisine girildiğinde etkileyiciliği on kat daha artıyor. Her biri üç şerefeli olan ve caminin dört köşesinde yer alan minareler, dünyada bulunan en zarif yapılar arasında bulunuyor. Tezkiret-ül Bünyan adlı eserinde Mimar Sinan, Selimiye Camisi’nin kubbesinin Ayasofya’nın kubbesini geçtiğini ve minarelerinin eşsiz olduğunu belirterek, eserinden övgüyle bahseder.        

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)

Facebook Yorumları



Disqus Yorumları